MAKÜ’den Toplumsal Katkı Paneli: Yaşlanan Dünya ve Yalnız Yaşlanan Burdur
Yayın Tarihi | 14 March 2024, Thursday
Burdur Mehmet Akif Ersoy
Üniversitesi Yaşlılık Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, Aile ve Sosyal
Hizmetler İl Müdürlüğü ve İl Sağlık Müdürlüğü işbirliği ile Yaşlanan Dünya:
Yalnız Yaşlanan Burdur konulu panel düzenlendi.
MAKÜ Konferans ve Sergi Salonunda
gerçekleştirilen panelin moderatörlüğünü Yaşlılık Çalışmaları Uygulama ve
Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Deniz Say Şahin yaptı. Şahin konuşmasında
merkez olarak gerçekleştirdikleri çalışmalar hakkında bilgiler vererek Burdur
için oluşturdukları verileri katılımcılar ile paylaştı. Şahin sunumunda şu
detaylara yer verdi: “Yaşlı nüfus 8 milyon 451 bin 669 kişi oldu. Yaşlı nüfusun
toplam nüfus içindeki oranı ise 2017 yılında % 8,5 iken, 2022 yılında % 9,9’a
yükseldi. TÜİK’İN 2023 yılı araştırmasına göre Tek kişilik yaşlı hane halkı
oranının en yüksek ve en düşük olduğu 10 il içerisinde yüksek oranlarda Burdur
da yer alıyor. Burdur’da yaşlı nüfusu 65 yaş ve üzeri için 45 bini
geçmektedir.” Şahin ayrıca merkez olarak gerçekleştirdikleri ‘Burdur’da Yalnız
Yaşayan Yaşlıların İhtiyaçları ve Gereksinimleri Saha Araştırması’nı da
katılımcılarla paylaştı.
Açılış konuşmasının ardından Akdeniz
Üniversitesi Gerontoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmail Tufan tarafından
‘Türkiye’nin Değişen Nüfus Yapısı İçerisinde Gerontolojik Perspektiften
Yaşlanma, Yaşlılık ve Sağlık’ konulu sunum geçekleştirildi. “Yaşlanmak için
yaşamak gerekmektedir.” vurgusunu yapan Tufan, yaşlanma ve yaşlılık süreçlerinin
farklılık gösterdiğinin altını çizerek “Burdur’un nasıl bir yaşlılık serüvenine
sahip olduğunu, yapılan alan araştırmasından gelecekte nasıl bir Burdur ile
karşılaşacağımızı biliyoruz. Burdur’da 50 yaş ve üzeri sayı giderek ilerliyor.”
dedi.
Türkiye Sessizce Yaşlanıyor
Türkiye’nin nüfus yapısı ve
değişim süreçleri hakkında bilgiler de veren Tufan, “Doğum oranlarının hızlı
bir şekilde düştüğü, Türkiye gibi endüstri ülkelerinin yaşlanma sürecine doğru
evrildiğini görüyoruz. Burada özellikle nüfus yapısına baktığımızda karşımıza
çıkan en önemli bulgu 50 yaş üzeri nüfus yoğunluğunun bakım hizmetlerine olan
gereksiniminin artacak olması. Türkiye’nin toplumsal yapısına baktığınızda
karşı karşıya kaldığımız bir konu var. Türkiye sessizce yaşlanıyor. 2050’de
Türkiye nüfusu 100 milyon olacak. 30 milyonu 60 yaş üzeri olacak. Bu
popülasyonun büyük çoğunluğunu ise kadınlar oluşturacak. Kronik hastalıklardan
muzdarip 60 yaş üzeri yaşlılar olacak. Türkiye üzerine bir öngörü olarak
ortalama yaşam süresi uzayacak. Kadına özgü bir mesele var. Kadın daha uzun
yaşıyor. Türkiye’nin nüfus piramidinde beklenen değişime bakacak olursak nüfus
tavanı genişleyecek, tabanı daralacaktır. Doğum sayıları azalırken, yaşlılar
hızla çoğalmaktadır. Türkiye’de yaşlılık konusunda her yapılan çalışmada
ailelerin çaresizliğini görebilirsiniz. Bakıma muhtaçlık probleminin bakım
sigortasının devreye girmesi ile çözülmesi gerekiyor. Yakın bir gelecekte
ülkemizde bakım sigortası da hayata geçecek. Kronik hasta yaşlıların sayısı da
artıyor. 9 milyon yaşlının 4,1 milyonu kronik hasta. İnsanlara sorduğunuzda
arkamı dönmüşüm ki yaşlanmışım diyor. Yaşlılık hızla geliyor. Yaşlanmaya
hazırlık programlarına ihtiyacımız var. 40 yaşından itibaren ülkemizde bu
programların yaygınlaştırılması gerekiyor. Sosyal hizmet bölümlerinin bu konuya
el atması gerekiyor. Bu da milli bir meseledir. Türkiye’de yaşlı engellilerin
sayısında da artış olduğunu görmekteyiz. Zihinsel, bedensel ve görme, işitme-konuşma
engelli sayısı artmaktadır. Bu konuda da çalışmaları yapılıyor. Devletimiz bu
konuda gerekli çabayı gösteriyor. Demografik değişimlerin sonuçlarına
bakıldığında kronik hasta yaşlılar, engelli yaşlılar ve bakıma muhtaç yaşlılar
çoğalıyor. Sağlık bakanlığının 2030 vizyonu son derece önemli ve değerlidir. Yaşlanan
insanların ihtiyaçlarına cevap bulabilecek çalışmalar yer alıyor.”
Daha sonra konuşan Sosyal
Hizmetler İl Müdürü Mukaddes Kılınç ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın
çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Kılınç konuşmasında “Engelli ve yaşlı
bireylere yönelik bakım hizmetlerinde, engelli ve yaşlı bireylerin en fazla
ailelerinin yanında mutlu ve huzurlu olacağı düşüncesiyle toplum temelli bakım
anlayışı doğrultusunda, ‘birey odaklı’ hizmet anlayışı ile yaşlı ve engelli
bireylerin kendi sosyal çevresinden ayrılmadan bakım hizmeti almasını sağlayan
bakım hizmet modeline ağırlık verilmektedir. Yaşlı bireylere yönelik aktif
yaşam merkezleri Burdur’da yok ama ilk hedefimiz bu merkezi kurmaktır. Türkiye’nin
birçok ilinde bu merkezler bulunuyor ve geri dönüşleri olumlu. Bu merkezler
yaşlı bireylerin yaşam kalitesinin arttırılması ve sosyal hayata aktif
katılımlarına katkı sağlaması amacıyla hizmete açılan merkezlerdir.” dedi ve planlanan
projeler hakkında bilgiler aktararak bu projeler arasında MAKÜ bünyesinde
faaliyet gösteren öğrenci toplulukları ile çeşitli sosyal kültürel aktivitelerin
yapılmasının da yer aldığını vurguladı.
Yaşlı Dostu Hastane Projemizi
Hayata Geçirdik
Burdur İl Sağlık Müdürü Dr. Musa
Murat Erk ise yaptığı konuşmada İl Sağlık Müdürlüğü olarak yaptıkları
çalışmalar hakkında bilgilendirici bir sunum yaptı. Erk sunumunda “Yaşlı Dostu
Hastane Uygulama Projesi ile güvenli ve kaliteli sağlık hizmeti sunmayı,
sağlıklı yaşlanma ve yaşlılık süreçlerinde gerekli danışmanlık hizmetlerini
vermeyi, verilen hizmetin kalitesini ölçmek için anket uygulamaları yapmayı, 65
yaş üzeri hastaların tıbbi tetkik ve tedaviden önce gerekli açıklamaları
yapmayı, okuma yazma bilmeyen hastalar için sözlü ve görsel bilgilendirmede
bulunmayı amaçlayarak bu konularda çalışmalar yaptık. Ayrıca palyatif bakım
ünitesi oluşturarak yönlendirme levhalarına ağırlık verdik. Tüm meslek
dallarından birer temsilci ile komiteler oluşturduk.” dedi ve Yaşlı Dostu
Hastanesi Projesi’nin işleyişini katılımcılar ile paylaştı.
Diğer Haberler









